"Küçük tadı hoştur": Fransızlar tuzlu tereyağına giderek daha fazla ilgi duyuyor

Sabahları tost için tuzsuz veya tuzlu tereyağı, Bretonya gibi bazı bölgelerde bir savaş nedeni olabilir. Circana Enstitüsü'ne göre, giderek daha fazla Fransız ikinci seçeneği tercih ediyor: 2024'te mağazalardan satın alınan tereyağının üçte birinden fazlası tuzluydu . Bu, ülkede bir ilk.
Circana'ya göre, 2025 yılı başından bu yana yarı tuzlu tereyağı hacim bazında satışların %33,6'sını oluşturdu. Bu, 2024 yılına kıyasla %0,5'lik bir artışa işaret ediyor ve en azından 2020'den beri istikrarlı bir şekilde artıyor.
Lyon'da bile tüketiciler yavaş yavaş buna alışıyor, tıpkı Pauline gibi: "Arkasındaki hafif tuzlu tada biraz vuruldum, bu daha hoş." Nicolas Bugnon, beş yıl önce peynir dükkanını açtığından beri müşteri tercihlerinin değiştiğini gördü. Hatta tuzsuz tereyağı satışını bile bıraktı: "Talep tuzlu tereyağına kaydı," diye doğruladı RMC'ye .
Aynı şey, aslen Berry'li olan ve Mayenne'de yaşayan ancak bir süre Bretanya'da yaşadıktan sonra tuzlu tereyağına geçen Olivier için de geçerli: "Artık tuzlu tereyağıyla şarküteri bile yiyorum," diye temin ediyor bizi.
Diğerleri direniyor. "Tuzsuz tereyağı"nın hayat prensibi olduğu Alain için de durum böyle. Bu emeklinin öne sürdüğü bölgesel bir şovenizm: "Biz Bretonya'da değiliz, tuzlu tereyağını sevmiyorum," diyor Lyonlular.

Diyetisyen-beslenme uzmanı Jade Fontaine'e göre bu eğilim sağlığımız için pek de iyi bir haber değil: "Diyetimizde tuz tüketimi zaten önemli ölçüde arttı. Bu nedenle hipertansiyon veya kalp damar hastalığımız varsa, sadece tuzsuz tam yağlı tereyağı kullanmak anlamına gelse bile dikkatli olmalıyız."
Tarım Bakanlığı'na göre, her Fransız yılda ortalama 8 kilo tereyağı tüketiyor. Bölgesel farklılıklar göz önüne alındığında, şaşırtıcı olmayan bir şekilde, Bretonya ve Normandiya'da satılan her 10 tereyağı barından 6'sından fazlası tuzlu (%63,5). Ancak örneğin, ülkenin doğusunda durum böyle değil; burada her 10 bardan sadece biri tuzlu (%11,9).
RMC